Gözyaşının Hikayesi ...
Göz yaşının hikayesi

Bir küçük gözyaşı varmış, bir gün dereyi görmüş.
Çaresizliği gelmiş aklına ‘’Tanrım yardım et bana ben çok güçsüz ve çaresizim.
Bir de şu dereye bak nasılda salına salına gidiyor. Muhteşem.
Beni bir dere yap lütfen. Bende salınayım ağaçların arasından.
’Tanrı duymuş gözyaşı damlasını, onu bir dere yapmış.

Küçük gözyaşı damlası salına salına giderken ağaçların arasından. Nehir’i görmüş.
Bakmış gürüldüyor, önüne kattığını ***ürüyor. Bütün dereler saygıyla eğiliyor önünde.
Kendini güçsüz hissetmiş nehirin yanında ‘’ Tanrım ben nehir olmak istiyorum. Bak gücüne nasılda mağrur , nasılda ihtişamlı .
’Tanrı bu isteğini de geri çevirmemiş. Onu bir nehir yapmış.

Başlamış gürlemeye , önüne kattığını almış ***ürmüş. Sonra bir deniz kenarına ulaşmış.
Deniz bütün sonsuzluğuyla karşısında. Güçlünün de güçlüsü. Sonsuzluğunda sonsuzu.
‘’ Tanrım’’ demiş küçük gözyaşı damlası. ‘’Ben aradığım gücü buldum demiş.
İşte bu ben deniz olmak istiyorum. Şu güce bak. Nasılda hükmedici.
Tanrı bu dileğini de kabul etmiş. Küçük gözyaşı damlası mutlumu mutlu.

Benden güçlüsü yok diye düşünürken. İskelede oturan genci fark etmiş.
O çok üzgün ve ağlıyormuş. Sevdiğini nasıl kaybettiğini konuşuyormuş, bütün ağaçlar.
Güneş, bulutlar, ağaçlar.yıldızlar gencin döktüğü gözyaşı damlası önünde saygıyla
eğiliyorlarmış. Okyanuslar sessiz saygılı.

Gözyaşı damlası kendine gelmiş, elindeki gücü nasıl kaybettiğini anlamış.
Tanrı’ya yalvarmış ‘’tekrar ver gücümü geri.’
’ Yücelerden bir ses;’’O güce erişmek için bazı aşamalardan geçmen gerek, ilk önce denizden nehir olman lazım sonra bir dere olmalısın.
Dereden sonra bir sevgi masalı. Ancak sonra bir gözyaşı damlası olabilirsin.
Elindeki gücün farkına varamadın. Sendeki o güç değilmidir dereleri dere , nehirleri nehir, denizleri deniz yapan.’’




Aşk Ve Ölüm...!

9.SINIF

Şuan dersteyiz.yanımda dünya tatlısı bir kız oturuyor.Yüzüne bakmaya kıyamıyorum.onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor.o benim en yakın arkadaşım. beni sadece arkadaşı olarak görüyor.nedenini bilmiyorum ama kendimden çok utanıyorum...


10.SINIF

Evdeydim arayıp erkek arkadaşıyla tartıştığını ve bana ihtiyacı olduğunu söyledi.sonra bize geldi.bana sıkı sıkı sarılıp ağladı.Şuan dizimde uyuyor.saçlarını okşayıp ogül yüzünü doya doya seyrettim.ben onu o kadar çok severken o beni sadecearkadaşı olarak görüyor.nedenini bilmiyorum ama kendimden çok utanıyorum...



11.SINIF MEZUNİYET BALOSu

Onunla çocukluktan beri arkadaşız.8. sınıftayken birbirimize söz vermiştik lise sonda mezuniyet balosuna gidecek eşimiz olmazsa beraber gidecektik.beni aradı ve erkek arkadaşının hastalanıp gelemeyeceğini söyledi ve beraber gidebilir miyiz diye sordu. kabul etttimonu evinden aldım.balodaki en güzel kız oydu.bembeyaz elbisesiyle tıpkı bir melek gibiydi..gece boyu dans ettik.kollarımdayken hep aynı şeyi düşündüm onu çok seviyordum .gece sonunda onu evine bıraktım.beni yanağımdan öpüp en iyi arkadaşı olduğumu söyledi.onu gerçekten çok seviyorum.ama o beni arkadaşı olarak görüyor.ona onu sevdiğimi nasıl söylerim. nedenini bilmiyorum ama kenmdimden çok utanıyorum...


Aradan yıllar geçti.. şimdi o canımdan çok sevdiğim meleğimi toprağa veriyorum. özel eşyalarının arasından kara kaplı bir defter çıkmış bana verdiler.okuyup okumamakta kararsızdım.açtım. bu bir günlüktü ve bir sayfasında şöyle yazıyordu...



''Şuan dersteyiz ve yanımda dünya yakışıklısı bir çocuk oturuyor.yüzüne bakmaya doyamıyorum.onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor.beni arkadaşı olarak görüyor.erkek arkadaşım olduğu yalanını söyleyerek ve sürekli onunla ilgili yalanlar uydurarak yanında olabiliyorum.onu canımdan çok seviyorum.bana bir kerecik SENİ SEVİYORUM deseydi dünyalar benim olurdu...''


Ben bu satırları okurken meleğimi çoktan gömdüler.hıçkırıklarımı tutamıyorum gözümü mezarından alamıyorum.merak etme biriciğim ben de ben de seni çok seviyorum....



ANNE KALBİ

Delikanlı, katı yürekli bir kızı sevmiş ve onunla evlenmek istemişti. Ancak kız, korkunç bir şart ileri sürerek:
- Senin sevgini ölçmek istiyorum, dedi. Bunun İçin de köpeğime yedirmek üzere, bana annenin kalbini getireceksin.
Delikanlı, tüyler ürperten bu teklif karşısında ne yapacağını şaşırmış ve uzun bir tereddütten sonra hislerine mağlup olup annesini öldürmeye karar vermişti. Annesi, belki de durumu fark ettiği için oğluna fazla direnmedi. Ve çocuk, onu öldürerek kalbini bir mendile koydu.
Delikanlı, kızın isteğini yerine getirmiş olmanın heyecanıyla yolda koşarken, ayağı bir taşa takıldı. Kendisi bir tarafa, mendil içindeki kalp bir tarafa fırladı. Canının acısından, ağzından ister İstemez "Ah anacığım!" sözleri döküldüğünde, annesinin tozlara bulanan ve hala soğumamış olan kalbinden bir ses yükseldi:
- Canım yavrum, bir yerin acıdı mı?
 
 
 
Bugün 7 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol